SAĞLIK

Ebelik yeniden gözde meslek oldu

Ebelik sanki geçmişte kalmış bir meslek gibi algılanıyor. Oysa rakamlar ve gelişmeler geçmişin değil geleceğin mesleği olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin iş garantili yeni yıldız mesleklerinden biri ebelik. Yeni düzenlemeye göre, ebeler kendi işyerlerini açarak, hamilelikten doğuma kadar anne adaylarına tüm aşamalarda hizmet verebiliyor. 

2024 yılında ebelik bölümüne giren öğrenci sayısı son 7 yıla kıyasla yaklaşık yüzde 82 oranında arttı. Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi (KOSTÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yurdanur Dikmen “Ebelerin yetkileri çok genişletildi. Yeni kanuna göre ebeler sağlık meslek hizmet birimleri açabiliyor ve bir gebeyi bağımsız olarak kontrol edip doğum yaptırabiliyorlar. Türkiye’de son 5 yılda üniversitelerde yeni ebelik bölümleri açılıyor ve bu bölümlerdeki doluluk oranları yüzde 100’ü buluyor. Ben gelecekte her kadının bir ebesi olacağına inanıyorum. Aslında aynı aile hekimi gibi” dedi. 

Ebelik mesleği tarih olacakken, yeniden canlandı, iş garantili, genç kızların çok tercih ettiği mesleklerden biri haline geldi. Yeni yasal düzenlemeyle ebeler “Özel sağlık meslek hizmet birimi” adı altında işyeri açma hakkı kazandı. Hamile bir kadının tüm süreçlerini takip edip, doğumu yaptıran ebeler böylece kendi işlerini de kurma şansına kavuştu. 

Ebelik gözde mesleklerden biri olurken, son 7 yıldaki talep artışı da bunu gösterdi. 2017’de 49 üniversitenin 64 programında ebelik eğitimi verilirken, 2024 yılında ebelik eğitimi veren üniversite sayısı 68’e, program sayısı da 97’ye yükseldi. 3 bin 26 olan kontenjan sayısı yaklaşık yüzde 82 oranında yükselerek 5 bin 490’a çıktı. 

2025-2026 eğitim öğretim yılından itibaren ebelik bölümü açan üniversitelerden biri de Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi (KOSTÜ).

Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yurdanur Dikmen yeni nesil ebeliğin yükselişini anlattı. Normal doğumu destekleme eylem planı doğrultusunda ebelik eğitiminin de güçlendirilmeye başladığını vurgulayan Prof. Dr. Dikmen şöyle konuştu:

“Türkiye’de son beş yılda üniversitelerde açılan ebelik bölümlerinin sayısında önemli bir artış yaşanmıştır. Bu bölümlerin doluluk oranları %100’e ulaşmış olup, ebelik mesleği gençlerimiz tarafından yoğun ilgi görmektedir. Türkiye’de ebelik eğitimi günümüzde uluslararası standartların büyük bir kısmını karşılayacak düzeydedir. 

Bizler de bu doğrultuda üniversitemizde ebelik bölümünü bu yıl açmış bulunuyoruz ve ilk öğrencilerimizi kabul etmeye hazırlanıyoruz. Akademik kadromuzu güçlendirmeye yönelik çalışmalarımızı sürdürürken, eğitim modelimizi çağın gereklerine uygun şekilde tasarladık. Özellikle teknolojiyi ve yapay zekâ uygulamalarını entegre edeceğimiz yenilikçi bir eğitim yaklaşımını hayata geçiriyoruz”

“Ebeler sağlık meslek hizmet birimi açıp, kendi işlerini yapabilirler”

Prof. Dr. Yurdanur Dikmen, ebelerin iş konusunda pek çok seçeneği olduğunu vurguladı ve yeni düzenlemenin avantajlarını anlattı. Prof. Dr. Dikmen “Ebelerin yetkileri çok genişletildi Türkiye’de. Yeni yapılan düzenlemeye göre ebeler işyeri açabiliyor. Bir gebeyi bağımsız olarak kontrol edip doğum yaptırabiliyorlar. Ebelik mezunları da hem kamu ya da özel sektörde çalışabilirler ya da kendi işlerini kurabilirler. Bu nedenle biz de üniversite olarak yeni nesil ebeleri teknolojiyi, özellikle yapay zekayı  bakım hizmetlerinde en iyi şekildi kullanacakları şekilde yetiştirmeyi planlıyoruz” diye konuştu.

“Yeni nesil ebelik aile hekimleri gibi olacak”

Daha bütüncül bakan, yeni nesil bir ebelik modeli olduğunu belirten Prof. Dr. Yurdanur Dikmen şöyle devam etti:

“Yeni nesil ebelik şöyle olacak. Hamile kalmaya karar verdiğiniz andan itibaren sizi takip eden bir ebeniz olacak, tıpkı aile sağlığı hekimi gibi. Gebelikle ilgili her konuda bilgi verecek, folik asit kullanımından diyete kadar her alanda sizi bilgilendirecek. Duygusal iniş çıkışlarınızda özellikle psikolojik destek sağlayacak. Hatta sosyal medyada bile danışmanlığınızı yapabilecekler. Gelecekte her kadının bir ebesi olmalı. Ben aile hekimlerimiz gibi bir ebelik modeli olacağına inanıyorum” 

Ebelerin normal doğum sürecinin dışında doğumdan sonra da destekleyici hizmetler verdiğini anlatan Prof. Dr. Yurdanur Dikmen şöyle konuştu:

“Dolaylı olarak baktığımızda ebeler toplum sağlığına da hizmet veriyorlar çok geniş ölçüde. Çünkü ebelere verilen bu eğitim olanakları toplumun da aslında sağlık hizmetlerine destek veriyorÇünkü sadece kadın ve gebeden bahsetmiyoruz. Neden bahsediyoruz? Aile planlaması hizmetlerini veriyor ebeler. Neden bahsediyoruz? Emzirme danışmanlığı hizmetlerini veriyorlar. Neden bahsediyoruz? Cinsel sağlıkla ilgili eğitimleri veriyorlar. O yüzden ebelik sadece doğum ve kadından ziyade geniş anlamda da toplum sağlığını doğrudan etkileyen bir meslek grubu.”

“Bu ebelik modelinde kadınlar daha mutlu”

Prof. Dr. Dikmen bütünsel yaklaşımın faydalarını şöyle anlattı:

“Bütünsel ebelik modeli doğrultusunda hizmet alan kadınlar bu süreçten memnun ayrılıyor. Doğum sonrası depresyon düzeylerinin daha azaldığını ve psikolojik dayanıklılık ve ruh hallerinin çocuğa, ailede yaşadığı kişilere ve kendisine daha olumlu yansıdığına ilişkin birçok bilimsel araştırma sonucu mevcut. Dolayısıyla bütünsel ebelik modelinin son yıllarda kadınların sağlığı açısından çok önemli bir kavram olarak karşımıza çıktığını söyleyebiliriz.”

“Normal doğum hem anne hem bebek için çok faydalı”

Prof. Dr. Yurdanur Dikmen yapılan araştırmalara göre normal doğumun kadınlara birçok olumlu etkisi olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Örneğin normal doğum yapan kadınlarda hastanede kalma süresi kısalıyor. Bu neyi önlüyor? Enfeksiyon oranlarını düşürüyor. Yine bununla birlikte medikal hatalar ya da tıbbi hata oranlarını azaltıyor. Normal doğum sağlık hizmetlerinde maliyetleri de düşürüyor.

Yine bununla birlikte normal doğum yapan kadınlarda yapılan araştırma sonuçlarına göre, laktasyon dediğimiz anne sütünün gelme süreci daha hızlı ve daha yoğun. Dolayısıyla anne sütü gibi çok değerli bir besinden çocukları daha fazla yararlanma imkânı buluyor.

Ve tabii ki kadının çok hızlı bir şekilde sosyal hayata katılması, çalışıyorsa eğer çalışma hayatına katılması ve dolaylı olarak da aslında toplumun ekonomik kalkınma hedeflerine de çok büyük etkisi olduğunu söyleyebiliriz.” 

“Doğum koçluğunu önermiyorum, sertifikayla olacak iş değil”

Son dönemde yaygınlaşan doğum koçluğunun sorunlu bir alan olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Dikmen “Doğum koçluğunu bu alanda eğitim almamış insanlar da yapabiliyor. Ama biz bunu önermiyoruz. Çünkü uzmanlık gerekiyor. Türkiye’de 4 yıllık lisans mezunu olan insanlar ebe olarak çalışabiliyorlar. Dolayısıyla bunun lisansını almadan normal liseyi bitirmiş ya da çocuk gelişimi gibi alanları bitirmiş kişilere bu hak veriliyor. Bu sertifika programıyla yapılacak bir uygulama değil. Belki onlar da kontrol altına alınıp, el çektirilebilir” dedi. 

BİLGİ KUTUSU

Ebelik yükselen meslek: 7 yılda yüzde 82 artış

Ebelik eğitimi veren programların sayısı son yıllarda hızla yükseliyor. Şu anda 68 üniversitenin 97 programında ebelik eğitimi veriliyor. Toplam kontenjan sayısı ise 5 bin 490. Kontenjan 2017 yılına kıyasla 2024 yılında yaklaşık yüzde 81,5, yerleşen öğrenci sayısı ise yaklaşık yüzde 82 arttı.

BİLGİ KUTUSU

Kendi işini kuruyor, işyeri açabiliyor

29 Mart 2025 tarihli “Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik” gereğince klinik psikolog, diyetisyen, fizyoterapist ve ebe gibi sağlık meslek mensupları “sağlık meslek hizmet birimi” adı altında kendi muayenehanelerini (özel sağlık kuruluşu) açabiliyor. 

BİLGİ KUTUSU

Ebe ne iş yapar?

Ebelik Yönetmeliği’ne göre şu görevleri üstleniyor:

Hamilelik, doğum ve doğum sonrası süreçte gerekli desteği, bakımı ve tavsiyeleri vermek, kendi sorumluluğunda doğum yaptırmak, yenidoğan ve çocuğa bakım sağlamak için kadınlarla ortak çalışmak, önleyici tedbirleri ve normal fizyolojik doğumu teşvik etmek, komplikasyonların tespitini yapmak, tıbbi bakıma erişimi ve acil durum önlemlerini yürütmek…

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bu Haberi Paylaşın

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu